İstanbul'da, güvenlik güçlerinin düzenlediği operasyonda, devrimci halk savaşı yürütme iddiasıyla faaliyet gösteren DHKP-C terör örgütüne yönelik ciddi bir darbe vuruldu. Operasyonun kapsamı, eski belediye başkanı Şükrü Genç’in de bulunduğu 35 kişiyi kapsıyor. Gözaltılar, İstanbul’un birçok ilçesinde eş zamanlı olarak gerçekleştirildi ve güvenlik ekiplerinin yoğun çalışmaları sonucu başarılı bir şekilde tamamlandı. Operasyonun detayları, gözaltıların sebepleri ve alınan önlemler kamuoyunda yankı uyandırırken, tartışmaları da beraberinde getirdi.
DHKP-C, Türkiye'de devrimci sosyalist bir örgüt olarak biliniyor. 1990'larda faaliyete geçen bu grup, kendisini sosyalist devrimci bir hareket olarak tanımlamaktadır. Ancak, birçok eylemi ile terör örgütü olarak tanımlanan DHKP-C, ideolojik hedefleri doğrultusunda şiddet eylemlerine başvurarak, kamu güvenliğini tehdit eden davranışlar sergilemiştir. Örgütün, devrimci bir toplum yaratma fikrini benimsediği biliniyor, fakat bu hedefler doğrultusunda rahatsız edici eylemler gerçekleştirdiği kaydedilmekte. Geçtiğimiz yıllarda, özellikle İstanbul başta olmak üzere, birçok şehirde gerçekleştirdikleri bombalı saldırılar ve isyan girişimleriyle dikkat çeken DHKP-C, Türkiye'nin güvenlik güçleri için sürekli bir tehdit oluşturmaya devam etmektedir.
İstanbul'da gerçekleştirilen bu operasyonun, son dönemlerde artan DHKP-C faaliyetlerine karşı bir önlem olarak değerlendirildiği ifade ediliyor. Özellikle, suç örgütünün İstanbul'daki yapılanmasının güçlendiği yönündeki istihbarat bilgileri, güvenlik güçlerini harekete geçirdi. Operasyon öncesinde yapılan araştırmalar sonucunda, örgütün çeşitli hücrelerinin varlığı tespit edildi. Bu doğrultuda, İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü önderliğinde başlatılan geniş çaplı operasyon, birçok ilçede eş zamanlı olarak hayata geçirildi.
Operasyonda, gözaltına alınan kişiler arasında eski Silivri Belediye Başkanı Şükrü Genç’in adı da dikkat çekmektedir. Genç, 2009 yılında yapılan yerel seçimlerde CHP'den Silivri Belediye Başkanı seçilmiş, görev süresi boyunca pek çok tartışma ve eleştirinin hedefi olmuştur. Şükrü Genç’in DHKP-C ile bağlantılı olduğu iddiaları, şehir siyaseti açısından son derece çarpıcı bir gelişme olarak değerlendirilmektedir. Güvenlik güçleri, gözaltına alınan diğer kişilerin de örgütle bağlantılı olduğuna dair delillere ulaştıklarını açıklamışlardır.
Gözaltına alınanların, örgütün eylem planları, finansal akışları ve işleyişleri hakkında önemli bilgilere sahip oldukları düşünülen kişiler olduğu belirtildi. Ayrıca, operasyonun örgütün İstanbul'daki etkinliğini azaltmayı hedeflediği, elde edilen bilgilerin ise ilerleyen süreçte daha geniş operasyonlar için yol gösterici olacağı ifade ediliyor.
İstanbul’daki operasyonun hemen ardından, güvenlik güçleri, örgütle bağlantılı diğer kişilerin yakalanmasına yönelik çalışmalarına hız kesmeden devam ediyor. Operasyonların sadece İstanbul ile sınırlı kalmayacağı, Türkiye genelinde benzer müdahalelerin artabileceği sinyalleri verilmekte. Uzmanlar, DHKP-C’nin yasadışı faaliyetlerinin engellenmesinin, Türkiye’nin sosyal ve ekonomik düzeni açısından büyük önem taşıdığını vurguluyor.
Sonuç olarak, İstanbul'da düzenlenen DHKP-C operasyonu, güvenlik güçlerinin terörle mücadeledeki kararlılığını bir kez daha göstermiştir. Gözaltına alınan 35 kişi arasında yer alan eski başkan Şükrü Genç’in durumu ise, kamuoyunda geniş çaplı bir tartışma yaratmaktadır. Türkiye'nin terörle mücadelesinin ne denli önemli olduğu, bu tarz operasyonlarla bir kez daha ortaya konulmuş oldu. Önümüzdeki günlerde, operasyonun sonuçları ve gözaltına alınanlarla ilgili gelişmeler, sosyal medyada ve geleneksel medya kanallarında dikkatle takip edilecektir.