Asansörde mahsur kalan 17 yaşındaki Beren’in trajik ölümü, toplumda büyük bir infiale neden oldu. Geçtiğimiz günlerde Beren, arkadaşlarıyla birlikte gittiği alışveriş merkezinde asansörde mahsur kalmış ve ne yazık ki kurtarılamayarak hayatını kaybetmişti. Bu olay, güvenlik önlemlerinin yetersizliği ve asansörlerin kötü durumuyla ilgili tartışmaları yeniden alevlendirdi. Beren’in ailesi, olayın sorumlularının hak ettiği cezaların verilmesi için hukuk mücadelesine başladı. Ve sonunda, mahkemeye sunulan dilekçelerle birlikte cezaların ne olacağı konusunda resmi açıklamalar yapıldı.
Olay, 1 Ekim 2023 tarihinde, Türkiye’nin büyük şehirlerinden birinde bulunan bir alışveriş merkezinde gerçekleşti. Beren ve arkadaşları, alışveriş yapmak üzere bu merkeze girmişti. Dönüş yolunda bulundukları asansör, bir anda durup kapılarını kapatınca gençler mahsur kaldı. Gençlerin gerçekleştirdiği yardım çağrıları ise dikkate alınmadı. Asansör, kullanılamaz halde olduğu için acil durum sistemleri çalışmadı. Diğer kullanıcıların durumu fark etmesiyle olay yerine gelen güvenlik güçleri, gençlerin yardımına yetişeceğine inanırken, Beren’in fazla stres ve panik nedeniyle bayılması sonucu trajik olay meydana geldi.
Olayın ardından, Beren’in ailesi yasal haklarını aramak için zaman kaybetmedi. Aile avukatları, alışveriş merkezi yönetimi, asansörün teknik bakımından sorumlu olan firma ve asansörün montajını gerçekleştiren şirket hakkında dava açtılar. Yapılan incelemeler sonucunda, alışveriş merkezi yönetiminin yeterli güvenlik önlemleri almadığı, bakımın ise gereğince yapılmadığı tespit edildi. Avukatların sunduğu deliller doğrultusunda, asansörün teknik bakiminden sorumlu firmanın ve alışveriş merkezi yönetiminin ihmali belirginleşti. İlgili mahkeme, alışveriş merkezinin ceza almasını talep ederek temyiz sürecine girdi.
Kendi düzenledikleri basın toplantısında Beren'in ailesi, yaşadıkları süreci ve kayıplarının acısını dile getirerek, hukuki sürecin sona ermesini beklediklerini açıkladılar. Aile, sadece Beren'in değil, başka hayatların da tehdit altında olduğunu belirterek, güvenlik önlemlerinin artırılmasının önemine vurgu yaptı. Beren'in yası tutulurken, olayın tekrarlanmaması adına yapılması gerekenlerin aciliyetine dair kamuoyu oluşturmayı hedefliyorlar. Bunun yanı sıra, yer alan kamu davalarında mağdurlararı temsil eden pek çok avukat, benzer durumların yaşanmaması için bu davanın geniş kapsamlı bir örnek teşkil edeceği inancında.
Bu trajik olay, toplumda yankı uyandırdığı kadar, ilgili kurumların işleyişi üzerine de tartışmalara yol açtı. Beren’in ölümünün, bir kişinin daha bu sebepten hayatını kaybetmesine engel olacağı umuduyla, gerekli tüm adımların atılması gerekiyor. Cezaların ne olacağına dair toplumda oluşan bu merak ve endişe, aynı zamanda kamuoyunun bu konudaki hassasiyetinin bir göstergesi. Beren’in hayatını kaybettiği bu olayın ardından yapılacak her türlü değişiklik, ileride benzer trajedilerin yaşanmaması adına önemli bir engel olacaktır.
Beren’in davası, herkesi etkileyen bir kayıptan ziyade, güvenliğin kamu alanlarında ne kadar önemli olduğunu gösteren bir ders. Toplumda yaratılan ilgi ve infial, asansör güvenliği gibi hayati meselelerin göz ardı edilmemesi adına önemli bir kamuoyu baskısı oluşturuyor. Tüm bu yaşananların ardından, adaletin yerini bulması ve benzer olayların bir daha yaşanmaması için gereken önlemlerin alınması adına tüm tarafların iş birliği içinde hareket etmesi gerektiği aşikardır. Beren’in anısına saygı duruşunda bulunmak için yapılacak her şey, gelecekte bir hayat kurtarma potansiyeli taşımaktadır.
Beren’in davasının gelişmeleri takip edilecek ve adalet arayışı devam edecektir. Aile, arkadaşları ve tüm destekçileri, Beren’in anısını yaşatmak ve güvenlik açıklarının kapatılması için mücadelelerine devam edecekler. Bu durum, aynı zamanda toplumun her kesiminde bir bilinçlenme ve harekete geçme çağrısı olarak da değerlendirilebilir.